×
Deklarasyon-Forum 2019



Biz, geçmişi uzun yıllara uzanan ‘old town kentler’in temsilcileri olarak aşağıdaki metni, kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.

  • Yaşayan antik kentleri biraraya getirerek, kalıcı bağlar oluşturmak istiyoruz;
  • Old Town’ları tanıtmak ve onlar hakkında bilgi sahibi olmak istiyoruz;
  • Katılımcı Old Town’larla birlikte ortak hedefler belirlemek istiyoruz;
  • Sorunların çözümünde, deneyimlerimizi paylaşmak istiyoruz;
  • Yaşayan Old Town’lardaki bütçe sorunlarını aşmanın yollarını bulmak istiyoruz;
  • Finansal kaynaklar ve yatırımlar konusunda işbirliği yapmak istiyoruz;
  • Yaşayan Old Town’larda bazen rastlanan yetki karmaşasını masaya yatırmak istiyoruz;
  • Kamu-yerel-sivil birlikteliklerinin getirilerini deneyimlemek istiyoruz;
  • SİT içindeki kamulaştırma sorunlarına çözüm bulmak istiyoruz;
  • Restorasyon konusundaki deneyim ve ustalıkları paylaşmak istiyoruz;
  • Somut olmayan mirasın derlenmesine, bunların geniş yığınlara ulaştırılmasına katkıda bulunmak istiyoruz;
  • Yaşayan antik kentler arasında ortak etkinlikler, kültürel alışverişler yapmak istiyoruz;
  • Her türlü idari sorunların çözümünde birikim ve deneyimleri paylaşmak istiyoruz;
  • Toplumsal farkındalık ve işbirliği için sürekli bir dergi ve web sayfası ile iletişim içinde olmak istiyoruz.

Biz öncelikle, ileri hedefleri içeren ortak paydada Old Town’ların buluşacağı ‘cümle’yi arıyoruz. O cümleye giderken, hangi nitelikte kimlerle bunu yapacağımızı belirlemek istiyoruz.

Çıktığımız uzun yolculukta, en ufak yorgunluk belirtisi taşımadan heyecanla, etrafımızdakilere “en büyük zenginliğimizin tarihsel ve kültürel mirasımız” olduğunu ifade ediyoruz.

Mutlaka ‘eski’ ile ‘yeni’ arasında bir köprü kurmalıyız. Bu kentler çocuklarımızındır. Doğru bilgiyi bilinçle yoğurarak yeni kuşaklara aktarmak zorundayız.

İnsan-odaklı proje, bilgi-odaklı tasarlama, analiz-odaklı planlama, deney- odaklı iş yapma titizliği içinde olmak istiyoruz.

“Yanlış kentlerde, çocuklar doğru öğrenemez, büyüyemez!” diyoruz. İnsanların tabiat üzerindeki bencil isteklerine karşı direneceğiz.

“Havaya, suya, ağaca, canlıya saygı”, gündemimizden çıkmayacak.

Büyük kentlerin nüfusuyla birlikte artan kent sorunlarının ve kente uyumsuzluğun temelinde; kentsel yaşam standardının sürekli düşmesinin, açık ve gizli işsizliğin, gelir dağılımında adaletsizliğin, gittikçe kutuplaşan toplumsal yapının, bulunduğuna inanıyoruz.

Kentlerin estetikten, anlamdan, ruhtan, kendi tarih ve hafızasından yoksun olmasını, kısacası kimliksiz hale dönüşmesini asla kabul etmiyoruz.

Yaşayan Old Town’ların aynı korumasızlığa uğramaması için Dünya Miras Alanı Listesinde yer alabilmesi gereğinin, bir öğreti olarak içselleştirilmesi şarttır. Bu konuda sorunların aşılması için deneyimlerin paylaşılmasına öncelik vereceğiz.

Kültür öncelikli bir geleceğin gayreti içinde olacağız. Yaşayan antik kentler için “koruma” kavramını, “yaşatma ve geliştirme” ile güçlendirmeye özen göstereceğiz.

Restore edilen kültürel varlıkları işlevlendirirken, tarihsel mirasa saygı ve özen göstereceğiz.  Turizmin, tarihsel mirasla birlikte, kültürel ve doğal değerlere zarar vermeden, ‘sürdürülebilir’ nitelikte geliştirilmesini amaçlıyoruz.

Bu deklarasyonda yer alan konuları ve yenilerini geliştirmek ve sahiplenmek konusunda kararlıyız.

Saygılarımızla.