Page 138 - Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya
P. 138
Patara’da dindar bir ailenin evladı olarak dünyaya gelir Niko-
laos. Henüz çocukluğundan itibaren büyük bir din adamı olmak
istediği için gençliğinde, o zamanlarda Likya’nın piskoposluk
merkezi olan Myra kentine göçer. Bu andan itibaren parlak bir din
adamı olma yolunda ilerleyen Nikolaos, piskoposluk adına çalış-
maya başlar. İşte tam bu zamanlarda onun büyük bir aziz olaca-
ğının ilk işareti belirir. Nikolaos piskoposluğun bünyesinde yeni
yapılan bir kilisenin inşasında çalışmaya başlar. İşte bu çalışma
esnasında kilisenin duvarları birden yıkılır ve Nikolaos duvarların
altında kalır. Oğlunun yıkıntının altında kaldığını gören Nikolaos’un
annesi onun bu durumu karşısında acıklı bir şekilde ağlamaya
başlar. İşte o anda duvar taşları bir anda parçalanır ve Nikolaos
ölümden kurtulur. İşte bu azizin tanrı tarafından korunduğunun ilk
işaretidir aslında. Bu andan itibaren sahip olduğu üne kavuşma-
sını sağlayacak olaylar bir bir gerçekleşmeye başlar.
Kudüs’e giderek hac görevini yerine getiren Nikolaos burada-
ki Bethlehem’de bulunan bir mağarada inzivaya çekilir. Buradaki
inzivası sırasında gördüğü bir rüya üzerine yeniden Likya’ya dön-
meye karar veren Nikolaos, Likya’ya döndüğünde Myra pisko-
posu Ionnes’in ölmesi üzerine Başpiskoposluk seçimlerine aday
olur. Seçim gününde bir melek seçim yapacak kilisenin önde
gelenlerini kiliseye ilk girecek kişiyi psikopos olarak seçmeleri
konusunda ikna eder. Bunun üzerine kiliseye ilk giren Nikolaos,
Piskopos olarak görev yapmaya başlar ve bu süreç içerisinde
mucizeleriyle ün yaparak çocukların, denizcilerin, yolcuların ve
fakirlerin daima koruyucusu olur.
Evlenemeyen gençlerin de daima yanında olmuştur Nikolaos.
Bir gün evlilik çağına gelmiş üç genç kızını yoksul olduğu için
evlendiremeyen bir baba ile karşılaşır. Babanın durumu karşısın-
da oldukça etkilenen Nikolaos adama yardım etmeye karar verir.
Ancak o kadar hassastır ki yardımını da daima gizlice yapma ni-
yetindedir. Kimseyi zor durumda bırakmak istemez. O yüzden bir
gece vakti adamın evine giderek gizlice evin içine üç kese altın
atar ve oradan uzaklaşır. İşte bu söylenceyle birlikte Aziz Nikola-
os’ın gizlice çocuklara hediyeler getirdiği günümüzde dahi halen
inanılır.
137