Page 32 - Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya
P. 32
Ksanthos’un güzeller güzeli su perisi kızı Nyphe Likya ile tan-
rı Apollon bir gün birlikte olurlar. İşte bu birliktelikten, bir gün Pa-
tara kentini kuracak olan bir erkek çocuğu dünyaya gelir. Öyle
ki, bu erkek çocuğun adı Pataros’tur. Gün gelir Pataros büyür ve
Likya’nın güzel kentini kurar ve burada Apollon Patroos adı ile
şehrin Baştanrısı olur.
Başka bir söylencede bu sefer Apollon ve Likya’nın oğulları
İkadios kurar büyük Patara kentini. Hatta öncesinde bütün böl-
geyi kurar ve ona annesinin adı ile Likya der. Sonra Apollon’a
adadığı kentine büyük bir tapınak inşa ettirerek büyük bir bilicilik
merkezi haline getirir kurduğu kenti. Apollon Patrios der Apol-
lon’a yani “Baba Apollon” olarak anar onu tapınağa koyduğu
sunak yazıtlarında. İşte Patara adını buradan alır bu efsanede.
Öyle ki, İkadios ilk kez Patara’da kurmuş olduğu Apollon kültünü
başka ülkelere de götürmek ister. Bunun üzerine İtalya’ya doğru
yola çıkan İkadios’un gemisi büyük bir fırtına ile batar. Ancak
öyle şanslıdır ki kahraman, kendisini bir yunus balığı kurtarır ve
Parnassos Dağı’nın eteklerine kadar götürür. Bunun üzerine İka-
dios’ta burada bir kent kurar ve sonrasında büyük bir Apollon
Bilicilik Merkezi olacak kente yunus balığının ismini anarak “Del-
fi” der.
Yine Apollon ile ilgili başka bir söylenceye göre, günlerden
birinde Salakialı genç bir kız Tanrı Apollon’a küçük bir sandık
içerisinde yer alan adaklarını sunmak için günümüzde Patara
kentinin bulunduğu yere doğru yola çıkar. Ancak genç kızın yolu
epey uzundur ve bu uzun yolculuğunda yorulan genç kız biraz
dinlenmek isteyip durunca olan olur. Genç kız içerisinde çocuk
oyuncaklarına benzeyen ok, lir ve yay şeklindeki çöreklerin bu-
lunduğu sandığını bir kenara koyduğu anda şiddetli bir rüzgâr
sandığı savurarak denize uçurur. Tanrı Apollon için hazırlamış
olduğu adakların bir anda yok olması üzerine oldukça üzülen
genç kız ağlayarak evine doğru koşar. Ancak öyle bir şey olur ki
denize uçan sandık akıntıya kapılır ve Likya ülkesine kadar ulaşır
(Işın 1999; Işık 2019, 2011; Bönish Meyer 2019; Koçak 2020).
31