Page 62 - Sarpedon’dan Keykubad’a Bir Zamanlar Antalya
P. 62

“…Glaukos, Likya’da neden çok sayarlar bizi,
                                          Neden oturturlar bizi başköşeye,
                                   Neden etlerle dopdolu taslarla ağırlarlar,
                                   Neden bakarlar bize biz tanrıymışız gibi,
                      Ulu Ksanthos kıyılarında neden geniş topraklarımız var,
                             Hem bağ olmaya hem buğday olmaya elverişli?
                                        Öyleyse burada bizim ödevimiz ne,
                               Likyalıların ön sıralarında savaşmak değil mi?
                                                  Ey can yoldaşım benim
                                              Savaştan kaçmanın sonu ne,
                                       Yaşlanmadan ölümsüz yaşamak mı?
                             Bunu bilseydim ne kendim savaşırdım en önde,
                                Ne de seni yollardım erlere ün veren savaşa
                                Neylersin, ölüm tanrıçaları gözler yolumuzu,
                                   Bir ölümlü kaçamaz onlardan, kurtulmaz.
                                            Hadi gidelim, görelim bakalım,
                                                Biz mi düşmana ün veririz,
                                          Yoksa düşman mı ün verir bize?”
                                                            (İl. XII, 310 vd.)

                  Sarpedon kuzeni Glaukos ile birlikte Likya ordusunu Troya’ya
               doğru yola çıkarır. Sarpedon’un komuta ettiği Likya ordusu Tro-
               ya’ya gelir gelmez kendisini çetin bir savaşın ortasında bulur.
               Adeta yanan bir ormanın içinde alevlerin ortasındadırlar… An-
               cak bu durum ona bir an olsun geri adım attırmaz. O, sanki ken-
               di toprağı Likya uğruna savaşır gibi atılmıştır savaşa, hiç çekin-
               meden. Çünkü bu mücadele, Anadolu’da yaşayan bütün halklar
               için bir vatan mücadelesidir artık. Tıpkı 1915 yılında Gelibolu’da
               olduğu gibi…
                  Bir  başkomutan  asaletiyle  savaşan  Sarpedon,  Akha  ordu-
               sunda yer alan birçok ünlü kahramanla çarpışarak onları yenilgi-
               ye uğratır. İlk olarak yiğitler yiğidi Herakles’in oğlu Rodoslu Ko-
               mutan Tlepolemos çıkar karşısına. Bu öyle bir karşılaşmadır ki
               iki büyük kahraman da birbirinin büyüklüğünü bilir. Ancak moral
               bozarak karşı tarafın gardını düşürmek önemlidir.







                                         61
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67